Mezopotamya’nın neredeyse her yılı, her ayı, her günü, her saati soykırımla, katliamla, sürgünle, beyaz ölümle, acıyla, cefayla geçmiştir. Bu topraklarda insan kanının akmadığı bir tek karış toprak kalmamıştır. Bu coğrafya halklar ve inançlar mezarlığına döndürülmüştür.
Bu kadim, berketli ve çok kültürlü coğrafyadan adeta intikam alınmaktadır. Her türlü maden buradadır. Her türlü tarım burada yapılmaktadır. Her karış toprağından su fışkırmaktadır. Yer üstü ve yer altı kaynaklarıyla zengin bir coğrafyadır. İlk insanın uygarlaşması, ilk tarımın yapılması, ilk hayvanların evcilleştirilip insanlığın hizmetine sunulması burada gerşekleşmiştir. Doğuş burada gerçekleşmiştir. İnsanlığın kök hücresi burada şekillenmiştir. İnsanlığın kökü buradadır. Burası insanlığın ve medeniyetin beşiğidır. Ve burası Kürdistan’dır. Bu yazdıklarım, yapılan tüm bilimsel çalışmalarla, kazılarla, laboratuvar sonuçlarıyla kanıtlanmıştır. İşte acaba buralardan bunun için mi intikam alınmaktadır? Şu mu deniliyor:Sen de herşey var, bende yok, sen köklüsün benim köklerim karışık, sen medeniyeti dünyaya yaydın ben neden yayamadım? Sende petrol ve hertürlü maden var, bende niye yok? Sen insanlığın beşiğisin ben niye değilim?vs.
Benzer haberler