Avrupa Konseyi İngiltere’ye Ruanda planını iptal etmesi çağrısında bulundu

Avrupa Konseyi Ruanda yasasının sığınmacıların insan hakları ve hukukun üstünlüğü açısından önemli sorunlar taşıdığına dikkat çekerek eleştirdi.

Benzer haberler

4 Mayıs Dersim Katliamı’nın yıldönümü öncesi Hozat’ta…

Erbil Valisi Xoşnav Mardin Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret…

İngiltere Başbakanı Rishi Sunak’ın bazı göçmenleri Ruanda’ya gönderme planının son çabası olarak hazırlanan yasa tasarısı, çok çekişmeli geçen değişiklik önerilerinin ve tartışmaların ardından Lordlar Kamarası’nda yapılan oylamada kabul edildi.

Ancak kraliyet mührü ile birlikte yasalaşacak olan Ruanda planına Avrupa’nın en yüksek insan hakları organı olan Avrupa Konseyi tepki gösterdi.

İngiltere’ye, Ruanda planını iptal etmesi çağrısında bulunan Avrupa Konseyi, bu planın sığınmacıların hakları ve hukukun üstünlüğü konusunda “büyük sorunlar” yarattığını belirtti.

Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Michael O’Flaherty bir açıklamada yaparak, “Birleşik Krallık hükümeti Ruanda politikası kapsamında insanları sınır dışı etmekten kaçınmalı ve tasarının yargı bağımsızlığını etkili bir şekilde ihlal etmesini tersine çevirmelidir.” dedi.

Yeni yasanın “vakaların çoğunda sığınma talepleri Birleşik Krallık makamları tarafından önceden değerlendirilmeden” insanları Ruanda’ya gönderme riski taşıdığı endişesini dile getiren O’Flaherty, bu durumun İngiliz mahkemelerinin tam ve bağımsız bir şekilde incelemesini önemli ölçüde engellediği uyarısında bulundu.

“Yabancı mahkemeler uçuşları engelleyemez”

Avrupa Konseyi’nin 46 üyesinden biri olan İngiltere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne de taraf. Bu nedenle ülke, Avrupa Konseyi’nin bir parçası olan ve Sözleşme’yi onaylayan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarına tabi durumda.

Haziran 2022’de AİHM, İngiltere’nin sığınmacıları Ruanda’ya göndermeye yönelik ilk teklifini engelleyerek uçuşu durdurmuştu. Mahkemenin geçici tedbir kararı İngiliz Muhafazakar hükümetini çileden çıkarmış, ülkede Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve hatta Avrupa Konseyi üyeliğinden ayrılma tartışmalarını tetiklemişti.

Pazartesi günü parlamentonun üst kanadındaki oylama öncesinde bir basın toplantısı yapan Başbakan Sunak “yabancı bir mahkemenin… uçuşlarımızı engellemesine izin vermeyeceğiz” diyerek ülkesinin gerekirse Avrupa’nın insan haklarıyla ilgili organından ayrılma seçeneğinin hala masada olduğunu yineledi.

Sunak, “Ulusal güvenliğimiz ve sınırlarımızı güvence altına almak ile yabancı bir mahkemeye üyelik arasında bir seçim yapmak söz konusu olursa, elbette her zaman ulusal güvenliğimize öncelik vereceğim” dedi.

Sunak’ın bu sözlerine de tepkisini dile getiren Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Michael O’Flaherty, “Bunlara uyulmaması, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınan bireysel başvuru hakkını zedelemektedir.” diye konuştu.

AİHM kararları Avrupa Konseyi üyeleri için bağlayıcı olmakla birlikte, son yıllarda bazı üyelerle ilgili davalarda uyum konusunda sorunlar yaşandı.

Türkiye, Kavala davası gibi iç hukuktaki yargılamalarının adil olmadığına hükmedilen mahkumların serbest bırakılmasını emreden kararlara defalarca karşı çıkmıştı.

 

/euronews/

İlginizi çekebilir