Tanrıkulu: Tahir Elçi cinayeti ile ilgili hem siyasal sorumlularından hem de yargı sorumlularından hesap soracağız

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Tahir Elçi cinayetiyle ilgili HDP’nin Meclis araştırması önerisinde yaptığı konuşmada, „Soruşturma dört buçuk yıl sürmez, böyle pervasızlık yapmaz. Hesap niye sormuyorsunuz? Sorumlusunuz, bu kadar basit. Söz veriyorum hem siyasal sorumlularından hem de yargı sorumlularından hesap soracağız“ dedi.

CHP’li Tanrukulu, HDP’nin 28 Kasım 2015 tarihinde Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki Dört Ayaklı Minare önünde basın açıklaması yaparken öldürülen dönemin Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi cinayetiyle ilgili araştırma önergesinde konuştu.

TBMM’de AKP sıralarına doğru bakarak, Tahir Elçi’nin katledilmesinde siyasal sorumlunun kendileri olduğunu söyleyen Tanrıkulu, „Siyasal sorumlusu siz olmasanız, o savcılık makamı, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili böyle bir şey yazamaz, „Baro Başkanının adresi belli değil.“ diyemez, Diyarbakır’dan İstanbul’a götüremez, bu soruşturma dört buçuk yıl sürmez, bu Başkan böyle pervasızlık yapmaz, yapamaz; siz hesap sormadığınız için… Hesap niye sormuyorsunuz? Sorumlusunuz, bu kadar basit“ ifadesini kullandı.

Tahir Elçi hakkında, „sevgili dostumun anısı önünde saygıyla eğiliyorum“ diyen Tanrıkulu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

„Burada çok konuşuldu. Ben cinayetin nasıl gerçekleştiğini falan anlatmayacağım ama sizin siyasal sorumluluğunuza ve bu cinayetteki ortaklığınıza dikkat çekeceğim.

Bu cinayet işlenmeden önce siz iktidardaydınız, işlendiği sırada iktidardaydınız ve şimdi de iktidardasınız.

Adalet ve Kalkınma Partisi Milletvekilleri özellikle, bakın, 2015 yılının Ekim ayında Tahir Elçi gözaltına alındı, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili bu talimatı verdi; talimatı verirken şu cümleyi kurmuş: „Tüm aramalara rağmen Elçi’ye ulaşılamadığı ve tebligatın yapılamayacağı anlaşıldığından hakkında yakalama kararı çıkarıldı.“

Şimdi, bu Savcı Diyarbakır Barosu Başkanı hakkında bu gerekçeyle, bakın, bu yalan gerekçeyle eğer yakalama kararı çıkarıyorsa aynı zamanda bu, bir infaz kararıdır, bir infaz kararıdır. Bakın, bu Savcıyı biliyoruz, bu Savcı aynı zamanda, aynı tarihlerde benimle ilgili de fezleke hazırladı; kim olduğunu biliyoruz. Onlardan ve sizlerden hesabını soracağız. Bu cinayet o süreçle başladı.

İkinci olarak, dört buçuk yıl sürdü soruşturma, deliller toplanmadı; dört buçuk yıl, deliller karartıldı. Dört buçuk yıl sonra bir dava açıldı, iki yıldır sürüyor. Tümünü izledim; Abdullah, sen de dinle, tümünü izledim. Sen de avukatsın, dinle. Niye dinleyeceksin biliyor musun? Geçen duruşmadaydım, elini vicdanına koy, avukatsın. Öldürülen Diyarbakır Barosu Başkanı. Türkiye Barolar Birliği Başkan Vekili ve 20 Baro Başkanı var. Duruşma yapılıyor, gel o Mahkeme Başkanını SEGBİS’ten izle. Senin bir avukat olarak, Adalet Komisyonu Başkanı olarak vicdanın el veriyorsa ben mesleği bırakacağım, avukatlık mesleğini bırakacağım. Bir Baro Başkanına „Otur yerine.“ deyip salonu terk eden bir Mahkeme Başkanı olabilir mi? Olabilir mi? Tahir Elçi’nin yargılandığı davanın duruşması 23 Kasım’dan 5 Temmuz 2023’e, sekiz ay ertelenebilir mi bu Yargı ortamı içerisinde? Hangi gerekçeyle?

Eğer bakın siyasal ortağı değilseniz o Başkandan hesap soracaksınız; „Gel diyeceksiniz, defterini getir, bir bakalım.“ „Hangi duruşmayı sekiz ay ertelemişsin kardeşim, hangi duruşmayı?“ „Neden Adli Tıptan bu dosyayı istememişsin?“ soracaksın, eğer sormuyorsan sorumlusun aynı zamanda.

Sen, Ahmet Davutoğlu’nun duruşmada dinlenmesine karar vermişsin, sonra Başsavcılığın talimatı üzerine celse açmışsın, Eylül ayında duruşmasız bu ara kararından vazgeçmişsin, oy çokluğuyla, soracaksın, sen soracaksın.

„Hele gel kardeşim, hangi motivasyonla sen bu kararı geri aldın? Hangi motivasyonla?“ Savcıya soracaksın: „Kim seni telkin etti? Nereden geldi bilgi?“

O nedenle, bakın, bir kez daha söylüyorum: Siyasal sorumlusu siz olmasanız, o savcılık makamı, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili böyle bir şey yazamaz, „Baro Başkanının adresi belli değil.“ diyemez, Diyarbakır’dan İstanbul’a götüremez, bu soruşturma dört buçuk yıl sürmez, bu Başkan böyle pervasızlık yapmaz, yapamaz; siz hesap sormadığınız için… Hesap niye sormuyorsunuz? Sorumlusunuz, bu kadar basit.

Ben bir kez daha sevgili dostumun anısı önünde saygıyla eğiliyorum ve söz veriyorum hem siyasal sorumlularından hem de yargı sorumlularından hesap soracağız.“

 

/t24/

İlginizi çekebilir