Tahran’daki Evin Cezaevinde en az dört mahkum öldüğü açıklandı

İran’da politik mahkumların tutulduğu ve işkenceleriyle ünlü Evin Cezaevinde dün gece çıkan yangında en az dört kişinin yaşamını yitirdiği açıklandı.

İran’da politik mahkumların tutulduğu ve işkenceleriyle ünlü Evin Cezaevinde cumartesi gecesi çıkan yangın ve dışarıdan da duyulan silah sesleri büyük gerilime yol açtı. Halk mahkumlara yönelik katliam girişimi ihtimali nedeniyle cezaevine akın etti. Güvenlik güçleri bölgeyi kapatırken sosyal medyada paylaşılan görüntülerde slogan sesleri duyuldu. Gerilim gece boyunca devam ederken resmi açıklamada ise adli mahkumlar arasında kavga çıktığı ileri sürüldü. En az dört kişinin öldüğü, 61 kişinin paralandığı duyuruldu.

 

MA’nın haberine göre ise cezaevinde dışarıdaki halk protestolarına destek vermek için isyan başlatıldı.

DEVLET ‘MAHKUMLAR ARASINDA KAVGA’ DEDİ

İran devletinin resmi haber ajansı IRNA’nın aktardığına göre, ölümlerin duman solumadan kaynaklandığı belirtilirken, 61 mahkumdan 51’inin ayakta tedavi edildiği bildirildi. Devlet televizyonu pazar günü yangın sonrası çekilen ve cezaevindeki bir dikiş atölyesinin üst katı olduğunu söylediği bir odada yanmış duvar ve tavanları gösteren bir video yayımladı. Tahran Savcısı Ali Salehi, cezaevine sükunetin geri döndüğünü ve huzursuzluğun ülke çapındaki protestolarla ilgili olmadığını iddia etti.

Al Jazeera’den Resul Sardar yangının yerel saatle 22.00 (TSİ 18.30) sularında başladığını ve cezaevinin farklı birimlerini kapsadığını söyledi. Tahran Valisi Muhsin Mansuri’nin daha önce yaptığı bir açıklamaya atıfta bulunan Sardar, “Buradaki yetkililer mahkumlar arasında çatışma çıktığını ve bazı mahkumların cezaevinin dikiş atölyesindeki depoda yangın çıkardığını söylüyor. Ancak bazı tanıklar cezaevine molotofkokteyli atıldığını ve yangını bunların çıkardığını söylüyor. Bunun hemen ardından güvenlik güçlerinin ateş açtığını ve insanları dağıtmak için göz yaşartıcı gaz kullandığını gördük” dedi.

Mezapotamya Haber Ajansı (MA) ise cezaevinin 7 ve 8’inci koğuşta bulunan siyasi tutukluların, ülkede devam eden halk protestolarına destek vermek amacıyla yangın başlattığını yazdı. Tutukluların, cezaevi avlusunda “Hamaney’e ölüm” sloganları attığı belirtildi. Haberde, önceki gün gardiyanların koğuşları basarak tutuklulara işkence yapmaya çalıştığı, tutukluların gardiyanların baskınına direndiği aktarıldı. Çıkan yangın sonrası ise Besiç paramliter güçlerinin ve özel kuvvetlerin cezaevine girdiği kaydedildi. Direnişe destek veren kadın koğuşlarına da ses bombası atıldığı ve yangın çıktığı bildirildi.

MA’ya göre isyan sırasında aktif olan siyasi tutuklular, diğer tutuklulardan ayrılarak hücrelere konuldu. Siyasi tutuklu Narges Mohammadi’nin eşi Taki Rahmani, Twitter’da şunları yazdı: “Tutukluların hayatı tehlikede. Net olmayan nedenlerden dolayı, çatışma cezaevinin 7. koğuşunda başladı ve gardiyanlar diğer koğuşlara da saldırdı Hükümet mahkumların hayatlarından sorumludur.”

Gazeteci Farid Lotfabadi, 8’inci koğuşta bulunan gazeteci Amir Abbas Azermvand ve diğer tutukluların dövülerek bilinmeyen bir yere götürüldüğünü belirtti. Lotfabadi, bilgiyi Azermvand’ın eşinden aldığını ifade etti.

Cezaevi önünde içerideki yakınlarından haber almak amacıyla toplanan kitle, yakınlarını görmeden cezaevi önünden ayrılmayı reddediyor. Cezaevi önünde bekleyiş sürüyor.

CEZAEVİNDE KİMLER KALIYOR?

Cezaevinde çifte vatandaşlığa sahip İranlılar da dahil olmak üzere siyasi suçlamalarıyla karşı karşıya olan tutuklular tutuluyor. Tutuklular arasında Fransız-İranlı Akademisyen Fariba Adelkhah ve ailesinin geçici olarak serbest bırakıldıktan sonra bu hafta tekrar gözaltına alındığını söylediği ABD vatandaşı Siamak Namazi de bulunuyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price attığı tweette “Evin Cezaevinden gelen haberleri ivedilikle takip ediyoruz. Koruyucu güç olarak İsviçre ile temas halindeyiz. İran, haksız yere tutuklu bulunan ve derhal serbest bırakılması gereken vatandaşlarımızın güvenliğinden tamamen sorumludur” dedi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü, cezaevindeki yetkilileri işkence ve süresiz hapis tehdidinin yanı sıra uzun sorgulamalar yapmak ve tutuklulara tıbbi bakım sağlamamakla suçladı.

Kaynak: Evrensel

İlginizi çekebilir