Silvan’da son bir yılda 20 intihar yaşandı: AKP ilçe Başkanı intihar olaylarının artmasından sosyal medyayı sorumlu tuttu

Diyarbakır’ın Silvan İlçesi’nde son bir yılda 20 kişi intihar ederek hayatını kaybetti.

Diyarbakır’ın Silvan İlçesi’nde son bir yılda 20 kişi intihar ederek hayatını kaybetti. Son olarak 3 kardeşin 20 gün arayla intihar etmesi gözleri bu ilçeye çevirdi. İlçedeki STK temsilcileri, intiharların büyük bir bölümünün işsizlikten kaynaklandığını savunurken, AKP Silvan İlçe Başkanı ise, intihar olaylarının artmasından sosyal medyayı sorumlu tuttu. Silvan’da özel bir durumun olduğunu belirten Dicle Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rüstem Erkan, “Yeni vakaların yaşanmaması için o çevrede önlem alınması lazım” dedi.

87 bin nüfuslu Silvan’da geçtiğimiz Pazar günü 26 yaşındaki Muhammed ve 22 yaşındaki kardeşi Rengin Şimşek, Beypınar Köyü’ndeki evlerinde silahla vurulmuş olarak bulundu. İki günlük yaşam mücadelesinin ardından Rengin ve Muhammet kardeşler hayatını kaybetti. Şimşek kardeşlerin diğer kardeşi 23 yaşındaki Mizgin Şimşek’in 20 gün önce intihar ettiği öğrenildi. İki kardeşin ardından bir intihar haberi daha geldi. İlçe merkezindeki Bahçelievler Mahallesi’nde, 7 çocuk annesi Ayşe T., evde çocukları tarafından ölü bulundu. Boynuna ip sarılı olarak bulunan Ayşe T.’nin intihar etmiş olabileceği değerlendiriliyor.

Aileler bilgi vermekten kaçınıyor

Aileler yaşanan duruma dair bilgi vermekten kaçınırken, nedenlerine ilişkin ‘hiçbir sorunları yoktu’ demeyi tercih ediyorlar. Bu tür vakaların, yoksulluktan kaynaklandığına dair genel bir kanı var. Yine uyuşturucu kullanım oranlarındaki artış ile bu eğilim arasında bir paralellik kuruluyor.

Tigris Habere konuşan Dicle Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rüstem Erkan, son süreçte yaşanan intihar vakaları üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu.

Erkan, “Silvan’da özel bir durum var bunu bende takip ediyorum. Aynı çevrede sık görülüyor. 99-2000’li yıllarda Batman’da da benzer olaylar yaşandı. Bir çevrede ortaya çıktıktan sonra intihara teşebbüs ve intiharlarla sonuçlanan ölümlerde ciddi bir artış ortaya çıkıyor. İntihar edenler arasında akraba bağı da görülüyor. Bunun hem sosyolojik hem de adli olarak incelenmesi lazım. Çünkü bazı intihar vakalarının arkasında başka şeylerde çıkabiliyor. Bunları intihara sürükleyen bir gizem olabilir. İntihar çok karmaşık bir olgu, farklı nedenleri var. Tarihin her döneminde böyledir ama burada dikkat çekici olan kısa süre içinde aynı çevreden olması. Dolayısıyla bunun hem sosyolojik hem de adli açıdan incelenmesi lazım. Yeni vakaların yaşanmaması için o çevrede önlem alınması lazım. O çevrede bir depresyon kaygı durumu var, bunlara psikiyatri desteği verilmeli. Ama onun dışında başka bir neden varsa onun da çözülmesi lazım. Aile Sosyal Hizmetler İl Müdürlüklerinin olayın üzerinde hassasiyetle durmazı gerekir” şeklinde konuştu.

Aileler deşifre edilmemeli

Erkan, bazı sivil toplum örgütlerinin İlçeye yaptığı ziyaretleri eleştirdi. Ziyaret sırasında ailelerin deşifre edilmemesi gerektiğini hatırlatan Erkan şöyle devam etti, “Olaylardan sonra bazı STK’ların ziyaretler gerçekleştirdiğini görüyoruz. Bunlar çok doğru değil, ailelerin deşifre edilmemesi lazım. İntihar olaylarının uzmanlar tarafından incelenmesi lazım. Hassas bir konu, incelenip önlen alınması gerekir. Bunların hepsi de bir sistem içinde olmalı” önerisinde bulundu.

Yoksulluk diye bakmamak lazım

“Yoksulların hepsi intihar etse dünyada kimse kalmaz” diyen Prof. Dr. Rüstem Erkan, “İntiharların nedeni değişebiliyor. O dönem gündemde ne varsa intihar nedeni o deniyor. Şuan Türkiye’de panmedi ve yoksulluk konuşulduğu için neden bu deniyor. Yoksullar hepsi intihar etse dünyada kimse kalmaz. Dünyanın büyük bir kısmı yoksul. Bazı toplumlarda refah düzeyi yüksek olmasına rağmen intiharlar oluyor. Burada bunu tetikleyen yeni bir durum ortaya çıkmış. Bir kaygı düzeyi var, üst üste gelmiş bazı olgular var. Bunlar bir biriyle bağlantılı gibi görünüyor. Onun incelenmesi lazım, yoksulluk diye bakmamak lazım. Belki bunların içinde yoksul olanda vardır mutlaka, ama başka faktörler de var. Elimizde net veri olmadığı için bir şey diyemiyorum. Silvan’da bir artışın olduğu gözleniyor. Akedemik olarak bunun nedeni nedir demekten ise ilgili kurumların bir kez daha tedbir alması gerekir ve işin aciliyeti var” şeklinde konuştu.

İş sahaları açılırsa gençler intiharı düşünmez

Silvan Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Mehmet Eşref Işık’a göre ise, intiharların nedeni işsizlik. Işık, “ Ne yazık ki İlçemizde son bir yılda 20 kişi hayatını kaybetti. Yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımızla birlikte taziyeye gittik, dert dinledik. Genelde işsizlikten kaynaklı intiharlar olduğunu söyleyebilirim. İş sahası açılıra gençlerin ne psikolojisi bozulur ne ihtiharı düşünür. İlçemizin bu şekilde gündeme gelmesi bizi de rahatsız ediyor ve psikolojimizi bozuyor” diye konuştu.

Silvan’daki intiharların birinci nedeni sosyal medya

AKP  Silvan İlçe Başkanı Nedim Kılıçaslan’a göre intihar olaylarının işsizlikle bir alakası yok. Kılıçaslan şöyle konuştu, “Bu intiharların arkasında işsizlik yok. İntihar eden bazılarının üzerinde bir sürü uyuşturucu çıkıyor. Yine intihar edenlerden biri de aylık 7-8 bin maaş alan bir hemşirdi. Bu durumun yoksulluk ve ekonomiyle bir alakası yok. 3 kardeşin intiharında da yoksulluğun olmadığını düşünüyorum. Çünkü ailenin Batman’da büyük bir marketi var. Çocuk yüksek okul mezunu. Bu duruma bizde bir anlam vermiyoruz. Silvan’da bu özenti oldu. İntiharların artmasındaki birinci nedeni sosyal medyadır. Bazıları bu durumu abartmaya çalışıyor. Bu işin arkasında işsizlik yok” iddiasında bulundu.

Kaymakam ve Emniyetle görüşmek istedik, kapılar bize kapandı

‘”İntiharları tek bir nedene bağlamamak lazım” diyen Halkların Demokrasi Partisi (HDP) silvan İlçe Başkanı Kenan Kaydu ise, “Bunların politik, işsizlik ve toplumsal boyutu olabilir. Toplum manevi değerlerinden uzaklaştıkça farklı yollara başvurabiliyor. Biz olaya suçlayıcı olarak yaklaşmıyoruz. Devleti suçlayamayız. STK’ların ve hepimizin sorumluğu var. Toplum bir kaos yaşıyor. Ekonomik ve politik bir kaos yaşıyor. Gençler önlerini göremiyor. En son hayatını kaybeden kadının kocası evden uzaklaştırma kararı almış ama yine kadının yakınlarında olmaya devam ediyormuş. Hâlbuki devletin bu tür kişileri rehabilite etmesi lazımdı. Sadece karakolda işlem yapıp salıvermekle olmuyor, yoksa istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Evet ilçede işsizlik sorunu var. İlçede 150’e yakın kıraathane, binin üzerinde işsiz var. İşkur’dan aynı aileden 4-5 kişinin alınması ciddi bir rahatsızlık yaratıyor. İntiharların olmaması kaymakam ve emniyete gittik bizi kabul etmediler. Biz bu işte arkaya geçmeye hazırız, yeter ki sorunları çözün. Ama çözülmüyorsa da işbirliğine hazırız” ifadelerini kullandı.

/tigris haber/

İlginizi çekebilir