Pervin Buldan: Bu tür katliamcı saldırıların tavizsiz bir şekilde karşısındayız

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin grup toplantısında konuştu. Taksim’de yaşanan ve 6 kişinin hayatını kaybettiği terör eylemini hatırlatan Buldan, “Bu vahşetin ilk anından itibaren algı operasyonlarından medet uman akıl, sosyal medya karartması ve yayın yasağıyla, Türkiye halklarının gerçekleri öğrenmesini engellemeye çalışmıştır. Çok geçmeden ortada bir bombalı saldırının ve acımasız bir katliamın olduğu anlaşılmıştır. Partimiz, bu ülkede şiddetsiz, çatışmasız, özgür ve eşit bir yaşam için mücadele eden, bunun için ağır bedeller ödeyen Ankara, Suruç, Diyarbakır’da bu şiddetin hedefi halin gelen bir partidir. Partimiz, failleri kim olursa olsun, bu tür katliamcı saldırıların tavizsiz bir şekilde karşısında.” ifadelerini kullandı.

  • Pervin Buldan, konuşmasının devamında ise şunları söyledi:

TOPLUMA DAYATILAN BU ŞİDDET İKLİMİ REDDEDİLMELİ

Biz bu saldırıları 2015’te 10 Ekim Ankara Gar Katliamından, Suruç katliamından, Diyarbakır mitingimizde yapılan katliamdan, Antep’teki düğün katliamından ve IŞİD eliyle yapılan saldırılardan tanıyoruz. Türkiye toplumuna korku salarak siyaseti dizayn etme çabalarına yabancı değiliz. Toplumu kutuplaştırarak seçim sürecini dizayn etme çabalarına HDP olarak izin vermeyeceğiz.

Topluma dayatılan bu şiddet iklimi reddedilmeli, kutulaştırma tuzağına düşülmemelidir. Biz demokratik siyasette ısrarcı ve kararlıyız. Ülkenin ihtiyacı acil demokrasi, hukuk, adalet ve eşitliktir. Her türlü kaos planına, toplumun şiddetle esir alınma girişimine karşı durmak, her vicdan sahibi yurttaşımızın görevidir.

KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜM YERİ PARLAMENTODUR

Siyasetin ve parlamentonun bu acı olaydan çıkaracağı sonuç hamaset yarışı değil, şiddet ve çözümsüzlük sarmalından ülkeyi kurtaracak demokratik yolları birlikte tartışmak olmalıdır. Toplumu esir altına almaya çalışan kaos planlarını boşa çıkarmanın yolu, güçlü demokrasi planını bu ülkenin gerçeğine dönüştürmekten geçer.

Yıllardır, bu ülkenin en önemli sorunlarından biri Kürt sorunudur, çözümü diyalog ve müzakeredir, çözüm yeri parlamentodur diyoruz. Güvenlikçi politikalarla, tecritle, inkarla bir yere varamazsınız.

ÜLKENİN KAYNAKLARI SAVAŞA VE TALANA DEĞİL HALKA HARCANSIN

Herkesin kendi politikasını bir kez daha gözden geçirmesi gerekiyor. Kürtü, Aleviyi, her kimliği eşit yurttaşlıkta buluşturalım. Bunun güçlü adımlarını atalım. Buna kulak tıkayanlar bilmeli ki, yaşanan krizlerin sorumlusu olmaktan kurtulamazlar.

Ülkenin kaynakları ve bütçesi savaşa, talana ve soyguna değil, halka gitsin, yoksulluğu bitirelim, sosyal adaleti getirelim. Bu savaş düzenine karşı duralım. Yolsuzluğu ve yoksuzluğun sonu, bunu yaratan savaş düzeninin karşısında durmaktan geçer. Siyasal muhalefet, bu düzene karşıysanız, bu düzenin beslendiği damarlara oksijen üreten politikalardan vazgeçin.

VARLIĞINI HDP’NİN YOKLUĞUNA BAĞLAYANLAR YANILIYOR

Son günlerdeki tartışmalar bağlamında bu konunun altını çizmek istiyorum. Varlığını HDP’nin yokluğuna, HDP’siz siyaset zeminine bağlayanlar büyük yanılıyorlar. Bu zeminden ortak gelecek, demokrasi çıkmaz. HDP’nin devrede olduğu bir siyaset, Türkiye’yi her sorunuyla çözüm zemininde buluşturan bir demokrasi anlayışına dayanıyor.

Kaynak: t24

İlginizi çekebilir