İyi Parti: Erdoğan’ın adaylığıyla ilgili meşruluk tartışması istemiyoruz; YSK görüşünü açıklasın

İyi Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, Türkiye Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üçüncü kez Cumhurbaşkanı adaylığı ile ilgili olarak; “Biz; milletimizin iradesine, ferasetine gerçekten inanıyoruz. Sandıktan da asla korkmuyoruz. Tarih resmen açıklandığında, Sayın Erdoğan da resmen başvurduğunda, YSK mutlaka görüşünü açıklamak zorundadır. Bu görüş, hukuki mi olacaktır? Belki böyle sunulmak istenecektir. Ama meşru mu olacaktır? Asıl soru bu. Biz ülkemizde, hele ki böyle ağır problem yaşadığımız dönemde bir meşruluk tartışması çıkmasını istemiyoruz. Bu hepimizin sorumluluğundan olan bir iş, başta YSK olmak üzere” dedi.

İyi Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, bugün partisinin genel merkezinde gündeme ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Zorlu, İran’daki Azerbaycan Büyükelçiliği’ne saldırıya ilişkin olarak; “Azerbaycan halkına başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Kardeşliğimizin; iki devlet, tek millet şiarıyla her zaman olduğu gibi devam edeceğinden şüphemiz yok. İyi Parti iktidarında da gerek Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinde gerekse Türk dünyasının her sahasında birlikteliğimiz adına, çıkarlarımız adına kazanılmış tüm haklar devam edecektir. Bölgemizin istikrarı açısından büyük önem taşıyor. Bu konunun bir an önce aydınlığa kavuşturulması gerekiyor. Zira Karabağ’da devam eden bir süreç var. İstikrarsızlığı tetiklemek isteyen çevrelerin kurguları olma ihtimaline karşı arka planda ne olduğu çıkarılmalıdır” dedi.

Zorlu, İsveç’te Kur’an-ı Kerim’in yakılmasına ilişkin de şunları söyledi:

“Biz bu eylemin başından itibaren karşısında olduk”

“Biz bu eylemin başından itibaren karşısında olduk. Ancak bir gerçeğin altını çizmek lazım. Siyasi iktidar maalesef her seçim döneminde bir dış düşman algısı yaratarak, iç siyasette kendisine bir alan açmaya çalışıyor ve büyüyen ülkenin problemlerini de bu şekilde gölgelemeye çalıştığını görüyoruz. En son Hollanda’da portakal bıçaklayarak siyasetin kullanıldığı bir örnekleme. Milli konularda ciddiyet gerekiyor. Bizim bir ilkemiz var: Devlete ciddiyet…

Biz bu ciddiyetle bir karar aldık: Bu ırkçı kişi ve onun arkasındakileri, bununla birlikte böyle bir eyleme izin veren İsveç hükümetini mahkemeye verdik, suç duyurusunda bulunduk. Süreci takip edeceğiz. Bütün arzumuz bu davanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne nihai olarak götürülmesi, böylelikle İsveç ve buna benzer terör örgütleriyle iltisaklı bir takım eylemlere zaman zaman izin vererek bizim bu kaygılarımızı derinleştiren ülkelerin de mevzuatlarını buna uygun şekilde düzenlemelerini gerektirecek bir karar çıkmasını sağlamak istiyoruz.

“Hiç kimse bizim milli hassasiyetimizi sorgulamaya kalkmasın”

Zorlu, basında İsveç’in NATO üyeliğine ilişkin başvurusunun dondurulduğuna, durdurulduğuna yönelik haberlere de değinerek, “Bu eylemler, bu tavırlar ülkemizin milli hassasiyetlerine yönelik bu tavırlar devam ettiği sürece bizim bu tepkimiz de duruşumuz da İYİ Parti iktidarında aynı şekilde devam edecektir, değişmeyecektir. Hiç kimse bizim milli hassasiyetimizi sorgulamaya kalkmasın. Biz netiz” dedi.

“Bakan Nebati, gerçekleri örtbas etmekle uğraşsa da hakikat her şeyden daha parlaktır”

Türk-İş’in bugün açıkladığı açlık ve yoksulluk rakamlarını hatırlatan Zorlu, “Açlık sınırı ne bugün 8 bin 864 lira. Asgari ücrete verilen zam eridi gitti. Şöyle iyimser bakacağımız bir tablo var; asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığı durum geçen yılın başında, şubat ayında gerçekleşmişti. Şimdi birinci ayda bu gerçekleşmiş durumda. Artık şaşırmıyoruz. Bakan Nebati, gerçekleri örtbas etmekle uğraşsa da hakikat her şeyden daha parlaktır” dedi.

Yeni proje hazırladıklarını belirten Zorlu, “18 şubatta Ankara Arena Spor Salonu’nda Büyük Gençlik Buluşması’nı gerçekleştireceğiz. Özellikle genç arkadaşlarımızı buraya bekliyoruz. herkesi Ankara’da bir araya getirmekten de gurur duyacağız” dedi

“Öğrenciye hem ikametgah değiştir diyorsunuz; hem de yurdunu elinden alabilecek bir aşamayı da ona sunmuş oluyorsunuz”

Önümüzdeki seçimlerde üniversite öğrencilerin oy kullanabilme durumlarında problem yaşayabileceklerini ifade eden Zorlu, şöyle devam etti:

“Gençler, ‘biz bu seçime mührümüzü vuracağız’ diyorlar. Bir önceki seçimde bunu göz önüne almayan siyasi iktidar, bir anda haziran ayındaki seçimi 14 Mayıs tarihine alma çabası içinde. Olup olmayacağını hep birlikte göreceğiz. Şu anda özellikle üniversite öğrencilerinin oy kullanmalarının önünde birkaç tane engel, bariyer var.

14 Mayıs özellikle ve sonrasında seçim ikinci tura kalırsa bu ikisini bir bütün olarak düşündüğümüzde final sınavlarına denk gelebilme olasılığı çok yüksek, birçok üniversitede. Seçim Kanunu değişikliğinin gerçekleştiği sırada bir teklifte bulunduk. Üniversite öğrencilerinin bu işlemi rahatlıkla yapabilmeleri için teklifte bulunduk. Reddedildi. Yurtta kalan bir üniversite öğrenci seçim takvimi açıklandıktan sonra bu aralıkta ikametgah değişikliği yapmaya kalktığında, yurtta kalamaz hale gelecek. Öğrenciye hem ikametgah değiştir diyorsunuz; hem de yurdunu elinden alabilecek bir aşamayı da ona sunmuş oluyorsunuz. Böyle bir anlayış olamaz. Bu belki de 1 milyona yakın bir sayı, totalde. 

 

/T24/

İlginizi çekebilir