HDP’li Oluç, “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Afrin’de ne işi var?” diye sordu

İstiklal Caddesi’ndeki patlamanın tartışıldığı Meclis’te konuşan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Afrin’de ne işi var?” diye sordu. Oluç, Bakan Soylu’nun patlamanın ardından ABD’ye ilişkin „Amerikan Büyükelçiliği’nin taziye dilemesini kabul etmiyoruz, reddediyoruz“ açıklamasına ilişkin ise „ABD’nin taziyelerini reddediyorsak, neden bugün Cumhurbaşkanı sıfatıyla AKP Genel Başkanı ABD Başkanı Biden ile buluştu ve taziyeleri kabul ediyoruz. Neden farklı açıklamalar yapılıyor. Halk neden aldatılıyor“ ifadelerini kullandı.

Meclis Genel Kurulu’nda HDP’nin İstiklal Caddesi’ndeki patlamanın ardından “BTK’nin bant daraltma uygulamasının seçim güvenliği yönünden araştırılması” önerisi görüşüldü. Görüşmelerde, HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç’un “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Afrin’de ne işi var?” diye sorması üzerine gerginlik yaşandı.

‚KUTUPLAŞTIRMA TUZAĞINA DÜŞÜLMEMELİ‘

‚BU ÇETELERLE İLİŞKİLERİN ALTINDA NELER YATIYOR?‘

Böyle dönemlerde hamaset siyaseti yerine rasyonel akıl ile durumun değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Oluç, „Suriye’deki iç savaşa boylu boyunca dalmaya yönelik yanlış dış politikanın yaratacağı sorunlara ve sonuçlara dikkat çektik. Bu konuda yapılan yanlışlar, Türkiye’de yaşayan herkesi uzun yıllar boyunca sıkıntıya sokacak adımlar olacağını söyledik. Taksim’de yaşanan kanlı saldırının HTŞ ile, ÖSO ile, IŞİD ile, El-Nusra çeteleri ile kurulan yanlış ilişkilerle alakası yoktur diye kim söyleyebilir. Hiç kimse söyleyemez. Bu çetelerle ilişkilerin altında neler yatıyor, hangi planlar yürütülüyor, kime ne söz veriliyor?“ diye sordu.

‘NE İŞİNİZ VAR BAŞKA BİR ÜLKENİN EGEMENLİK ALANINDA?’

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun İdlib ve Afrin ziyaretlerini soran Oluç, “Bir İçişleri Bakanı düşünün, İdlib’de, Afrin’de dolaşıp duruyor. Taksim’de patlamanın olduğu gün İçişleri Bakanı İdlib’te dolanıyor. Hangi ülkenin İçişleri Bakanısınız? Ne işiniz var başka bir ülkenin egemenlik alanında? İdlib ve Afrin ilhak mı edildi de Türkiye’nin 82’nci vilayeti oldu da bizim haberimiz mi yok? Ulusal hukuk ayaklar altına alındığı gibi, uluslararası hukuk da ayaklar altına alınıyor. Suriye’nin İçişleri Bakanı bizim topraklarımızda gezip dolaşsa, orayı burayı ziyaret etse, tutumumuz ne olur? Böyle bir sorun var, hamaset yerine, rasyonel akılla tartışmak gerekiyor“ ifadelerini kullandı.

ERDOĞAN VE SOYLU’NUN AÇIKLAMALARI

Oluç, sözlerini şöyle sürdürdü: “İçişleri Bakanının söylediği gibi, ABD’nin taziyelerini reddediyorsak, neden bugün Cumhurbaşkanı sıfatıyla AKP Genel Başkanı ABD Başkanı Biden ile buluştu ve taziyeleri kabul ediyoruz dedi. Neden? Bu işin arkasında ABD var ise, ABD Başkanı ile yapılan görüşmede söylediniz mi? ‘Bu işin arkasında siz varsınız’, ‘kınıyoruz’, ‘lanetliyoruz sizi’ dediniz mi? Değilse neden Türkiye toplumunu aldatacak, yanıltacak, yanlışlara yol açacak, kaos planlarına yol açacak açıklamalarla İçişleri Bakanı herkesi yanıltmaya çalışıyor. Neden yürütmenin en başı ile yürütmenin bir üyesi olan bakan arasında 180 derece farklı açıklamalar yapılıyor. Halk neden aldatılıyor. Bunların cevabı yok.”

TURAN: BİR DEVLET BOŞLUĞU VAR

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ABD’ye ilişkin açıklamalarının duygusal yoğunluklu açıklamalar olduğunu savundu. Soylu’nun Afrin ziyaretine dair Turan, “Bir devlet boşluğu var, askerimiz orada. Tabi ki Afrin’de olacağız” dedi.

‚BİZİM O SENARYOYA İNANMAMIZI İSTİYORSUNUZ‘

Yeniden söz alan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, “Gerekçesi ne olursa olsun, failleri kim olursa olsun, partimiz bu tür katliamcı saldırıların karşısında durmaktadır. Yurttaşları hedef saldırıları kınıyoruz. Terör saldırısıdır. Sizin İçişleri Bakanınız bir kurgu yapmış, bir senaryo yapmış. 5’inci sınıf Yeşilçam senaryosu yapmış, bizim o senaryoya inanmamızı istiyorsunuz. Geçin bunları. Biz bunların Meclis’te konuşulmasını istiyoruz. Bu içişleri Bakanının Afrin’de ne işi var? Bu İçişleri Bakanı niye gidiyor, başka bir ülkenin topraklarında faaliyet sürdürüyor, faaliyetinin niteliği ne? Orada kimlerle nasıl görüşüyor. Bunu bilmiyoruz. İçişleri Bakanının işi midir? Ayrıca biz resmi açıklamalardaki çelişkilere dikkat çekiyoruz. İçişleri Bakanının söyledikleri ile Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanının söyledikleri arasındaki çelişkiye dikkat çekiyoruz. Bunu konuşmak yanlış mı oluyor?”

İYİ PARTİ: İÇİŞLERİ BAKANINA SUSUN DEYİN

İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu ise AK Partili Turan’ın sözlerini, “Muhalefet grubuna susun diyeceğinize, biraz İçişleri Bakanına susun demeyi deneyin” diyerek eleştirdi. Dervişoğlu şunları kaydetti: „Adalet ve Kalkınma Partisi’nin dış politikadaki tutarsızlıkları Türkiye Cumhuriyeti’nin itibarına zarar vermeye devam etmekte. İktidarın politikaları ve söylemleri kendi içinde çelişkilidir; ABD’yle ilişkiler ve müttefiklik konusunda İçişleri Bakanı Soylu’nun ifadelerini mi esas alacağız, yoksa, Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eylem ve söylemlerini mi? İçişleri Bakanı ‘ABD’nin taziyesini kabul etmiyoruz’ açıklamasında bulunduktan bir gün sonra Cumhurbaşkanı, ABD’ye taziye için teşekkür ediyorsa İçişleri Bakanı terör saldırısının faili olarak ABD’yi işaret ettikten bir gün sonra Cumhurbaşkanı G20 zirvesinde ABD Başkanı ile el ele poz vermekten çekinmiyorsa devlet idaresinde bir ciddiyet ve rabıta sorunu vardır demektir. Her zaman ifade ettiğimiz gibi, devlet yönetimi ciddiyet ister. Bilhassa hariciye ilişkileri iktidarın kendi içindeki çelişki ve çekişmelerine kurban edilemeyecek kadar değerlidir.“

‚CUMHURBAŞKANI O İÇİŞLERİ BAKANI İLE İLGİLİ GEREĞİNİ YAPMALIDIR‘

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç da Bakan Soylu’yu saldırıyla ilgili eleştirerek, şunları kaydetti:

“Biz Emniyet teşkilatımıza güveniyoruz, ülkemizin istihbaratına güveniyoruz fakat güvenmediğimiz kişi, onların koordinasyonunun başında olan İçişleri Bakanının tam da kendisidir. Peki, bunun örneklerinden bir tanesi nedir? İçişleri Bakanı bir açıklama yapıyorsa ilk önce iktidarının kendi içinde bir değerlendirme yapması gerekir. Eğer Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bir Bakanı böyle bir vahim terör olayından sonra ‘Bunun arkasında Amerika vardır ve onu lanetliyoruz’ diyorsa CHP Grubu adına derhâl kapalı oturum talep ederiz. Gelsin, burada, Amerika’nın olduğuna dair delilleri koysun. Boyutu ne olursa olsun, hangi ülke olursa olsun evlatlarımız için dünyada, başta Amerika da dâhil olmak üzere, hesap sormayacağımız hiçbir ülke yoktur. Öyle o sözü söyleyip ondan sonra AKP’nin Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Biden’ın taziyesini kabul ediyorsa o zaman bu aradaki çelişkiyi TBMM’ye ve milletimize açıklamak durumundadırlar. Böyle bir ciddiyetsizlik olmaz, böyle vahim bir olay karşısında böyle bir ciddiyetsiz tavır kesinlikle kabul edilemez. Onun için biz bu terör olaylarının; ardı arkası kesilmeyen, bitmeyen terör olaylarının hesabını soracağız, hangi noktaya varılması gerekiyorsa o noktaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Ucunda Amerika varsa, geliriz, burada TBMM’de aldığımız kararlarla gereğini yaparız; eğer ucunda Amerika yok, Soylu bu şekilde ciddiyetsiz bir davranış içerisindeyse o zaman bu ülkenin Cumhurbaşkanı o İçişleri Bakanıyla ilgili gereğini yapmalıdır.”

SOYLU NE DEMİŞTİ?

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstiklal Caddesi’nde saldırının gerçekleştiği yerde yaptığı açıklamada, „Biz, bize verilen mesajı biliyoruz, bize verilen mesajı aldık. Tekrar altını çizerek ifade ediyorum: Amerikan Büyükelçiliği’nin taziye dilemesini kabul etmiyoruz, reddediyoruz. Kobani’yi, terör bölgelerini besleyen ve oradan Türkiye’nin huzurunu bozmaya çalışan bu anlayışa, kendi senatolarından para gönderen bir devletle müttefikliğimiz elbette tartışılmalıdır” ifadelerini kullanmıştı.