Erdoğan’ın İsveç’ten iadesini istediği Bülent Keneş: Benden nefret ediyor
Today’s Zaman gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş, İsveç Başbakanı’nın Ankara ziyareti sırasında Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adını açıkça telaffuz ederek iadesini istemesinin ardından Stockholm’de endişeli günler geçiyor.
Bülent Keneş, Ankara’nın İsveç’in NATO’ya üyelik talebini onaylaması karşılığında iadesini istediği düzinelerce kişi arasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adıyla vurguladığı tek kişi.
AFP’ye konuşan Keneş, eşi ve oğluyla akşam yemeği yediğini ve cep telefonunda Erdoğan’ın düzenlediği basın toplantısını izlediğini, Erdoğan’ın adını dile getirdiğini o anda duyduğunu söyledi.
Erdoğan gazetecilere verdiği demeçte, İsveç’ten iade edilmesini istediği “teröristler” listesinde Keneş’in de olduğunu söyledi.
Fethullah Gülen cemaatini desteklediği gerekçesiyle Ankara’nın kara listesindeki 53 yaşındaki gazeteci Keneş, “Sadece benim adımını söyledi” dedi.
Keneş, Ankara’nın kendisi için yaptığı iade talebinden haberdardı ancak adının böyle dile getirildiğini duymak sarsıcı olmuş: “Bana sürpriz oldu ve eşim için şok etkisi yarattı. Dakikalarca bir şey söyleyemedi” dedi.
Ankara, şimdiye kadar Kürt mültecilerin ve diğer Türkiyeli muhaliflerin iade edilmesi talebiyle İsveç’in NATO’ya üyelik sürecini engelledi.
Stockholm hükümeti ülkede yargının bağımsız olduğunu ve iade taleplerinde son sözün yargı tarafından söylendiğini defalarca vurguladı.
‘İsveç’e güveniyorum ama emin değilim’
Ankara ise zamanla iadesini istediği kişi sayısını artırdı. Türk hükümetine yakın medya tarafından yayınlanan listelerde önce 33, sonra 45, ardından 73 kişi yer aldı.
Bülent Keneş, Erdoğan’ın dilinden dökülen ilk isim olmasını, uzun gazetecilik kariyerine ve kendisini on yıllardır tanımasına bağlıyor: “Benden gerçekten nefret ediyor. Ve bu, nefretini bir kez daha ifade etti.”
Keneş, 2017’den beri siyasi sığınmacı olarak İsveç’te yaşıyor. Yüksek Mahkemenin hakkındaki iade talebine yıl sonundan önce karar vermesi bekleniyor.
Gazeteci Keneş, “Çıkacak olan karardan endişeleniyor musunuz” sorusunu “Bu soruyu bana altı-yedi ay önce sormuş olsaydın, hiçbir endişem olmadığını söylerdim. Ancak NATO üyelik başvurusu büyük bir oyun değiştirici, İsveç için bir paradigma değişikliği… Yani yüzde 100 değilim” diye cevapladı.
Haklarını korumaya dönük İsveç hukuk sistemine ve hukukun üstünlüğüne hala güveni olduğunu ifade eden Keneş, iade edilmesinin “büyük bir hukuksuzluk ve skandal” olacağını söyledi.
Bülent Keneş, 2016’da, Ankara’nın Gülen hareketini suçladığı başarısız darbe girişiminin ardından Türkiye’den kaçtı. “Terörle hiçbir ilgim yok, şiddetle hiçbir ilgim yok, darbeyle hiçbir ilgim yok. Gazetecilik yapıyorum ve sırf bunu yaptığım için Erdoğan ve rejimi beni takip etti, yargıladı” diyor ve “Gülen hareketinin yaptıklarına saygı duyuyorum… Bu benim gözümde bir insani harekettir” diye ekliyor.
Stockholm Özgürlük Merkezi için çalışıyor
Gülen hareketine yönelik eleştirilerinin yer aldığı 90 sayfalık bir rapor yazdığını da kaydeden Keneş, İsveç’te, Abdullah Bozkurt ve Levent Keneş gibi isimlerin yer aldığı, sürgündeki diğer muhalif kişiler tarafından kurulan bir dernek olan Stockholm Özgürlük Merkezi için çalışıyor.
Keneş, Stockholm’ün Türkiye ile doğrudan müzakerelere başlamasının yanlış olduğunu düşünüyor ve müzakereleri ABD gibi NATO’nun süper güçlerinin yönetmesine izin vermenin daha akıllıca olacağını söylüyor.
Bülent Keneş, “İsveç makamları, kendisini bir despotun, Vladimir Putin’in saldırganlığına karşı korumak için bir başka despotla pazarlık masasına oturarak büyük bir hata yaptı” dedi.
/rûdaw/