Cuma Çiçek: CHP, Yapay Zeka ve Kürt Meselesi…

2013-2015 Çözüm Süreci’nde İmralı Delegasyonu’nda yer alan ve 14 Mayıs seçimlerinde Yeşil ve Sol Parti’nin İstanbul listelerinden aday olan Sırrı Süreyya Önder, Duvar Gazetesi’ne yaptığı açıklamada haklı olarak “Çözüm süreci bekliyoruz; AKP yaptı, CHP niye yapamasın?” diye sordu.

Önder’in aktardıklarına göre geçmiş çözüm süreçlerinin birikimlerini, hafızasını ve tecrübesini yeni döneme aktarmak için kendisine adaylık teklif edildi. Hasan Cemal ve Cengiz Çandar gibi Kürt çatışmasının sonlanmasına dönük çözüm süreçlerinde ismi öne çıkan kişilerin de Yeşil Sol Parti aday listelerinde yer alması, bu konudaki ihtiyaçların büyüklüğünden de kaynaklı olarak Kürt sokağında yeni bir çözüm süreci konusunda beklentileri artırmış durumda.

14 Mayıs akşamı ya da seçimin ikinci turunda Millet İttifakı kazanır ve Kemal Kılıçdaroğlu seçilirse, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına denk düşen bu siyasi değişim Kürt meselesinde yeni bir sayfa açabilir mi? CHP ve liderlik ettiği Millet İttifakı yüzyıllık Kürt çatışmasını sonlandıracak bir siyasi açılım sunabilir mi? Helalleşme söylemi Kürt barışını içerir mi?

Bu konuda CHP ve Millet İttifakı’na bir öneride bulunabiliriz: Yapay zekayı kullanmak. İnternet ortamındaki veri ve bilgileri kullanarak kullanıcıyla diyalog kuran yapay zeka araçları Kürt meselesinin çözümü için ortalama bir siyasi rasyonalite sunuyor.

Örneğin OpenAI tarafından geliştirilen ChatGPT adlı yapay zekayı kullanarak birçok konuda diyalog kurmak mümkün. Kürt meselesinin çözümüne dönük İngilizce sorulan iki soruya ChatGPT’nin birkaç saniye içinde verdiği cevaplar şunlar:

“Soru: Türkiye’de Kürt sorununu nasıl çözebiliriz?

Yapay Zeka (ChatGPT) Cevabı:

“Türkiye’deki Kürt sorunu, kökleri tarihsel, siyasi, sosyal ve ekonomik faktörlere dayanan karmaşık ve uzun süredir devam eden bir sorundur. Kürt sorununa yönelik herhangi bir çözüm, Kürt toplumunun yanı sıra daha geniş Türk toplumunun kaygılarını ve özlemlerini dikkate almalıdır.

İşte Türkiye’nin Kürt sorununda bir çözüme yaklaşmanın bazı olası yolları:

Kürt topluluğunun kültürel ve dilsel haklarını kabul edin: Bu, Kürt dilinin resmi olarak tanınmasını, Kürt isimlerinin kullanılmasına izin verilmesini ve Kürt kültürü ve mirasının desteklenmesini içerebilir.

Sosyo-ekonomik eşitsizlikleri ele alın: Kürt toplumunun ekonomik ve sosyal marjinalleşmesi önemli bir sorun olmuştur. Ağırlıklı olarak Kürt bölgelerinde altyapı, eğitim ve istihdam fırsatlarına yatırım yapmak bu eşitsizliklerin giderilmesine yardımcı olabilir.

Siyasi sistemde reform: Türkiye’deki mevcut siyasi sistem, aşırı merkezi ve otoriter olmakla eleştirildi. Bölgesel yönetimlere daha fazla özerklik tanıyan daha merkezi olmayan bir sistem, Kürt toplumunun bazı endişelerini giderebilir.

Siyasi bir çözüm müzakeresi yapın: Türk hükümeti, Kürt toplumunun şikayetlerini gideren bir siyasi çözüm bulmak için Kürt siyasi temsilcileriyle anlamlı müzakerelere girişebilir. Bu, Kürt militanlar için af, siyasi tutukluların serbest bırakılması ve kapsayıcı bir siyasi sistemin kurulmasını kapsayabilir.

Nihayetinde, Türkiye’deki Kürt sorununun çözümü, çatışmaya katkıda bulunan ekonomik, siyasi, sosyal ve kültürel faktörleri ele alan kapsamlı bir yaklaşımı gerektirecektir. Ayrıca hem Türk hükümetinin hem de Kürt toplumunun diyalog ve uzlaşmaya dahil olma isteğini gerektirecektir.

Soru: Kürt sorununun çözümü için somut adımlar önerebilir misiniz?

ChatGPT Cevabı:

“Elbette. Türkiye’deki Kürt sorununu çözmek için atılabilecek bazı somut adımlar şunlardır:

Kültürel ve dilsel hakların teşvik edilmesi: Türk hükümeti, Kürtçenin kamu eğitiminde ve resmi belgelerde kullanılmasına izin vermek, Kürt medya kuruluşlarını tanıtmak ve Kürt kültürel miras alanlarının korunmasını desteklemek gibi Kürt kültürünü ve dilini teşvik etmek için adımlar atabilir.

Sosyo-ekonomik koşulların iyileştirilmesi: Türk hükümeti, sosyo-ekonomik eşitsizlikleri gidermek için ağırlıklı olarak Kürt bölgelerinde altyapı, eğitim ve istihdam yaratmaya yatırım yapabilir.

Kapsayıcı bir siyasi sistem kurun: Türk hükümeti, Kürt seslerinin ulusal karar alma süreçlerinde temsil edilmesini sağlayan daha kapsayıcı bir siyasi sistemi teşvik edebilir. Bu, bölgesel hükümetlere daha fazla özerklik verilmesini ve siyasi partilerde ve hükümet atamalarında daha fazla çeşitliliğe izin verilmesini içerebilir.

Siyasi bir uzlaşma müzakeresi yapın: Türk hükümeti, Kürt toplumunun şikayetlerini ele alan bir siyasi anlaşmaya varmak için Kürt siyasi temsilcileriyle anlamlı müzakerelere girişebilir. Bu, Kürt militanlar için af, siyasi tutukluların serbest bırakılması ve kapsayıcı bir siyasi sistemin kurulmasını kapsayabilir.

İnsan hakları ihlallerini ele alın: Türk hükümeti, işkence, zorla kaybetme ve yargısız infaz olaylarını soruşturmak ve kovuşturmak gibi Kürt toplumuna yönelik insan hakları ihlallerini ele almak için adımlar atabilir.

Kültürler arası diyaloğu teşvik edin: Türk hükümeti, Kürt ve Türk toplulukları arasında kültürler arası diyaloğu teşvik edebilir ve anlayış ve uzlaşmayı desteklemek için aralarında daha fazla etkileşimi teşvik edebilir.

Bu adımlar kapsamlı değildir ve Kürt sorununun ele alınmasında en etkili olacak özel önlemler sahadaki duruma göre değişiklik gösterebilir. Ancak, bu önlemlerin uygulanması, Türkiye’deki Kürt toplumunun uzun süredir devam eden şikayetlerini ele almak için iyi bir başlangıç noktası olacaktır.”

CHP’nin rasyonalitesi

Yapay zekâ araçları Türkiye’nin Kürt meselesinin çözümü için ortalama bir siyasi rasyonaliteden daha iyi çerçeveler sunuyor. Tabi bu cümleyi tersinden kurmak da mümkün: Kürt meselesi konusunda Türkiye siyasetindeki ortalama rasyonalite yapay zekanın sunduğu rasyonalitenin çok gerisinde.

Önder’in çözüm süreci konusunda “AK Parti yaptı, CHP niye yapmasın?” sorusuna dönersek… Sorunun çözümü çok karmaşık değil. Kürt sokağı yukarıda verilen cevaplara muhtemelen büyük oranda rıza gösterecektir. Temel soru şu: Türk sokağı ve Türk siyaseti yapay zekanın sunduğu bu rasyonaliteyi sunabilecek mi? Türk sokağını ve Türk siyasetini yönetmeye aday Millet İttifakı ve taşıyıcı aktörü CHP Kürt meselesi konusunda kardeşlik söyleminden hak siyasetine geçebilecek mi? Somut sorunlara somut çözüm önerileri sunabilecek mi? Bu konuda asgari bir rasyonalite geliştirebilecek mi?

14 Mayıs seçimleri muhtemelen bu soruların cevaplarını görebileceğimiz yeni bir sayfa açacak. Olumlu cevaplar alıp almayacağımızı ise hep beraber göreceğiz.

Kürt sokağı karamsar ama umutlu.

 

/Kaynak: Birikim Dergisi /

İlginizi çekebilir