Çavuşoğlu: Erdoğan’ın Özbekistan’da Esad’la görüşeceği doğru değil

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye ile istihbarat örgütleri arasında temas olduğunu belirterek, “Kalıcı barış için adım atılmalı diyalog için şart olmaz” dedi. Çavuşoğlu, Erdoğan ile Esad’ın Özbekistan’da görüşeceği iddiaları hakkında, “Doğru değil, böyle bir şey yok. Esad da oraya davetli değil” diye konuştu.

Mevlüt Çavuşoğlu, Haber Global kanalında gündeme yönelik açıklamalarda bulundu.

Suriye ile diyalog

“Suriye ile diyalog olur mu?” sorusuna Çavuşoğlu, ülkede 11 yılı aşkındır süren iç savaş nedeniyle insanların evlerine dönemediklerini hatırlatarak, “Biz Türkiye olarak en başından beri, en önemli sürecin siyasi süreç olduğunu söyledik. Çok inisiyatif aldık. Bir tek Astana formatı ayakta kaldı bunlardan. Rejimin de artık görmesi lazım, savaşarak ülke bölünecek. Bir taraftan PKK ile mücadele bir taraftan uzlaşı dediğimiz, anayasanın hazırlanması, BMGK’nın 2254 sayılı kararı, bunu kapsıyor. O nedenle bizim de desteklediğimiz muhalefet müzakere heyetini kurdu. Muhalefet iyi niyetli, yapıcı. Rejimden kaynaklı direniş var, mesafe kat edemediler. Zaten Astana formatında bir masanın etrafındayız, anayasa komisyonu toplantısında biz de varız. Suriye’de kalıcı barış için adımlar atılması lazım, biz de bunları söylüyoruz. Muhalefeti rejimin terör örgütü olarak görmemesi gerekiyor. Her zaman muhalefetin yanında olduk” yanıtını verdi.

“Diyalog için şart olmaz ama görüşmelerin amacı ne?” diyen Çavuşoğlu, “Ülkenin teröristlerden temizlenmesi lazım, bizim sınır güvenliğimiz önemli, Suriye’nin toprak bütünlüğü, siyasi bütünlüğü önemli. İnsanların güvenli şekilde ülkeye dönebilmesi önemli. İlla bir şart değil ama amacı ve hedefi nedir? Bizim yürüttüğümüz Suriye siyaseti de hep çözüm odaklıdır” ifadelerini kullandı.

İran’ın ‘3’lü zirve’ iddiası

İran medyasının Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın Özbekistan’da İran’ın da yer alacağı 3’lü zirve iddiasının doğru olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, “Böyle bir şey yok. Esad da oraya davetli değil” dedi.

Rojava’ya yönelik operasyon

Türkiye’nin Rojava’ya yönelik yeni bir operasyonu olacak mı şeklindeki soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“Bizim yaptığımız operasyonlar Suriye için önemli. Burada terör örgütü ile mücadele, uluslararası hukuktan kaynaklanan bir haktır bizim için. Rejimin bunu yapacak gücü yok. Görüşmeye ihtiyaç yok. Birbiri ile kavga eden, birbirine düşman olan ne kadar ülke varsa bizim harekatımıza karşılar. Bundan sonra yapacağımız harekatların da ne kadar isabetli olduğunu gösteriyor.

Rejimle muhalefetin uzlaştırılması gerektiğini söyledim. Uzlaşının amacı yeni bir anayasa, ülkenin BM gözetiminde acil bir şekilde seçime götürülmesi. Bu çerçevede müzakere heyeti kuruldu, anayasa komisyonu toplandı. Uzlaşı olmazsa rejimle muhalefet arasında nasıl anayasa yazacaklar, ülkeyi seçime götürecekler. Bu adımlar atılırsa seçim olduktan sonra kararı Suriye halkı verecek. Ülkenin geleceği için tek çözüm yolu siyasi süreçtir ve uzlaşı ile bunun sağlanmasıdır.

Güven artırıcı adımlar atıldı, esirlerin takası konusunda adımlar atıldı, orada bile muhalefetin istediği isimleri rejim bulamadık diyor, vermiyor.”

Türkiye – İsrail ilişkileri

Çavuşoğlu, İsrail ile Türkiye ilişkilerindeki normalleştirme hakkında, “Elçilerin atanması önümüzdeki günlerde gerçekleşecek. Kapsamlı bir kararname hazırlıyoruz. Dönecek büyükelçilerimiz var, atayacağımız büyükelçilerimiz var” diye konuştu.

Filistin’in bu konudaki tutumunu değerlendiren Çavuşoğlu, “Gerek Filistin Cumhurbaşkanı gerek Hamas tarafında, bizim İsrail’le ilişkilerimizin normalleşmesini istiyorlar. Bu diyalog sayesinde Filistin davasını daha iyi savunacağız. Filistin davası konusunda Türkiye’nin taviz vereceği anlamına gelmesin. İsrail’le ilişkilerimizin kendileri için de önemli olduğunu söylüyorlar” yorumunu yaptı.

Çavuşoğlu, “Mısır’la normalleşme süreci başladı ama yavaş ilerliyor. Mısır kendi iç siyasetine de odaklandı. Bir olumsuzluk yok ama ivme kazanması lazım. Suudi Arabistan ve BAE ile yakaladığımız hızı henüz Mısır’la yakalayamadık” dedi.

ABD ile F-16 meselesi

Bakan çavuşoğlu, ABD ile Türkiye arasındaki F-16 meselesine ilişkin ise, “Yunan lobisi içinde olanlar, Yunanistan kökenli bir Kongre üyesinin girişimi oldu, o bağlayıcı değil. Senato’dan karar çıktı. İkisini birleştirecekler, daha sonra yasallaşacak. ABD yönetimi olumlu bakıyor, teknik görüşmeler iyi seyrediyor ama yönetim de biliyor ki, böyle elimizi kolumuzu bağlayacak şekilde biz F-16 ya da başka ürün almayız” açıklamasını yaptı.

Rusya ve Urayna ile tahıl anlaşması

Rusya ile Ukrayna arasında İstanbul’daki görüşmeden sonra umutlu olduklarını, ancak Buça’dan gelen görüntüler yüzünden atmosferin değiştiğini ve tarafların masadan uzaklaştığını kaydeden Çavuşoğlu, “Bence kırılma noktası oydu. Geldiğimiz noktada uluslararası toplumun ateşkes konusunda nasıl olacak, adil ateşkes, Ukrayna’nın sınır, toprak bütünlüğünü koruyan ateşkes olması lazım. Biz Kırım konusunda ve Rusya’nın saldırısından sonra Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne en güçlü desteği veren ülkelerden birisiyiz. Savaşın devam etmesini isteyen ülkeler var Batı’da. NATO üyesi ülkeler var. Sadece ABD demek değildir, üyesi ülkeler diyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Çavuşoğlu, “Tahıl anlaşmasını sabote etmek isteyenler de vardı. ABD değil ama onu söyleyeyim. ABD’nin katkısı şöyle oldu. Rusya gübresinin de ihracat engelinin kaldırılması, limanlara ulaşması, bankacılık işlemleri gibi. Avrupa’dan bunu sabote etmek isteyen ülkeler de vardı. Biz umudumuzu kaybetmedik, çabalarımızı sürdürüyoruz. Tahran görüşmesinde, Soçi görüşmesinde Sayın Putin’e ateşkesin tesis edilmesi yönündeki telkinlerini paylaştı. Sayın Zelenski’yle görüşmesinde de ateşkesin önemini vurguladı. İki lideri bir araya getirmeye hazır olduğunu da hatırlattı. Tahıl konusu sorunsuz işliyor. Ciddi bir sorun yok şu ana kadar. Teknik konularda ufak tefek şeyler oluyor, hallediyor arkadaşlarımız. 33 gemi ayrıldı. Afrika ülkelerine de gitmeye başladı” diye ekledi.

Türkiye – Ermenistan normalleşme süreci

Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye ile Ermeniatan arasındaki normalleşme sürecini ise şu sözlerle dile getirdi:

“Bizim özel temsilcilerimiz 4 kez görüştü. Özel temsilcilerimizin görevi Türkiye ile Ermenistan arasında ilişkilerin aşamalı şekilde normalleştirilmesi. Azerbaycan’ın zaferinden sonra biz Güney Kafkasya’da kalıcı barışın tesisi için adımlar atıyoruz. Uçuşların başlaması vs. önemli adımlar atıldı. Ticaretle ilgili bazı adımlar atıldı.

Bizim bu yürüttüğümüz sürecin Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki süreçten bağımsız görmek gerçekçi bir yaklaşım değil. Güney Kafkasya’da kalıcı barış asıl Ermenistan ve Azerbaycan arasında imzalanacak kapsamlı, kalıcı bir barış anlaşmasıyla gerçekleşebilir. Azerbaycan teklifte bulundu, Ermenistan buna cevap vermedi. Ortak sınır komisyonu kuruldu. Bu çalışmaların yapılması gerekiyor, bir de Zengezur Koridoru var. Ermenistan bunları söyleyince rahatsız oluyor. Sen gerçekten barış istiyor musun, istemiyor musun bunu söyledi. İşgal ettiğin topraklardı. Sanki Azerbaycan Ermenistan’ın topraklarını almış gibi davranıyorlar. Ermenistan barış gücü girdiği anda Ermenistan tamamen çekilecek ama iki yıl geçti hala orada Ermeni askerleri var. Laçın’a paralel yol yaptı Azerbaycan, barış gücü de buraya kayacak. Bu yerleşim yerlerinden çekilirken Azerbaycan’ın haklı müdahalesi oldu, buraları yakıp yıkıyorlar. Ermenistan’la normalleşmede samimiyetimizi herkes görüyor ancak Ermenistan da bilsin ve yadırgamasın. Bizim Azerbaycan’dan ayrı gayrımız var mı, yok. İyi niyetimizden de şüphe yok. Biz barış istiyoruz.”

 

/ rd /

İlginizi çekebilir