Beynimiz dinlediğimiz şeyin ‘Müzik’ olduğunu nasıl anlıyor?

İnsanların diğer canlılardan farklı olarak geliştirdikleri yeteneklerinden biri müzik yapabilmek ve müziği anlamak. Peki müzik dinlerken beynimizde tam olarak neler olup bitiyor? Beynimiz, müziği nasıl anlıyor?

İnsanı diğer canlılardan ayıran pek çok farklı özelliği var. Bu özellikler arasında bir kısmı oldukça açık: başparmak kullanabilme becerisi, zaman algısı, dik yürüme gibi özellikleri hemen hepimiz biliyoruz. Müzik dinlemek de aslında insana özgü bir beceri.

Müziğe kulak verebilme insanlara özgü bir özellik ancak tam olarak nasıl oluyor da biz müziği anlayabiliyoruz? Diğer canlılarla bizim aramızda ne fark var?

Beynimizi anlamak

 

“Beynimiz onu anlayabileceğimiz kadar basit olsaydı, bizler yine onu anlayamayacak kadar basit olacaktık.” –  Jostein Gaarder

“Müzik sonsuzluğun anlatımıdır.” -Schelling

“Kanka bassları falan duyamıyorum ben.” -Ben

Müzik dinlemek beynimizin neredeyse her kısmının çalışmasını sağlıyor. Kaliforniya Üniversitesi’nde 15 yıldır “Müzik ve Beyin” adlı bir ders veren nörobilimci Kiminobu Sugaya, müzik dinlemenin insan zihnine olan etkisini de açıklıyor.

Nörolojik açıdan baktığımızda, beynimizin farklı kısımlarının farklı şekilde etkilendiğini görebiliyoruz. Bu etkileri adım adım açıklamak belki de müziğin beyin üzerindeki etkisini görebilmeyi sağlayacaktır.

Müzik dinlerken beynimizin farklı bölümlerinde olanlar:

  • Frontal Lob: Normalde düşünmek, karar almak ve plan yapmak için kullanılan bu bölge, insanlarda diğer canlılardan daha gelişmiş durumda. Müzik dinlemek de Frontal Lob’un güçlenmesini sağlıyor.
  • Temporal Lob: Beynimizin hem sağ hem de sol küresinde yer alan temporal lob sayesinde duyduklarımızı anlayabiliyoruz. Müzik dinlerken bu bölgenin bir kısmı sesleri ve müziği, bir kısmı ise sözleri anlamayı sağlıyor.
  • Broca Alanı: Konuşmamızı sağlayan bu alan, aynı zamanda nasıl iletişim kurduğumuz üzerinde de etkili ve müzik üretebilmemizde önemli rolü var. Uzmanlara göre müzik yapmanın iletişim becerisini geliştirme nedeni de bu bölge.
  • Wernicke Alanı: Yazılı ve sözlü dili bu bölge sayesinde anlayabiliyoruz. Müziği analiz etmemizi ve keyif almamızı da bu alana borçluyuz.
  • Occipital Lob: Bu kısım aslında gördüklerimizi anlamamıza yarıyor. Müzisyenler bir parça dinlerken bu kısmı kullanıyor, benim gibi sıradan vatandaşlar ise temporal lob kullanıyor.
  • Cerebellum: Hareketleri ve fiziksel hafızayı idare eden kısımdır. Kas hafızası sayesinde edinilen müzik yetenekleri burada depolanır. Pratik yapmanın önemi de bu kısmı çalıştırmaktan gelir.
  • Nucleus Accumbens: Zevk ve ödül kavramlarını anlayabilmemizi bu kısım sağlıyor. Dopamin salgısı burada gerçekleşiyor. Müzikten keyif almamız da aynı bölge sayesinde.
  • Amigdala: Duygularımızı işleyen ve tetikleyen güzide beyin bölgemizdir. Şarkıları dinlerken hislenmemizin, gülmemizin, ağlamamızın sebebi de kendisi.
  • Hippocampus: Anılarımızın oluştuğu, saklandığı, duygusal tepkilerimizin düzenlendiği ve yön bulmakta kullandığımız hippocampus bölgesi, tam olarak “Çalma o şarkıyı, anısı var!” derken kullandığımız kısım oluyor.
  • Hipotalamus: Endokrin sistemiyle sinir sisteminin birleşmesini sağlayan bu kısım sayesinde hormon ve kimyasal salgısını kontrol edebiliyoruz. Uyku, yemek, metabolizma, büyüme, cinsellik vs. işlevleri yöneten Hipotalamus, müzik dinlerken fiziksel olarak o müziğe tepki vermemizi sağlıyor. Klasik müzik dinlerken gevşiyor musunuz? Hipotalamus.
  • Corpus Callosum: Beynimizin sağ ve sol kısımlarının iletişim kurmasını sağlama görevi bu kısıma ait. Böylece koordineli hareketler yapabiliyor, mantık ve önsezilerimizi kullanabiliyoruz.
  • Putamen: Ritim duygusunu işleyen, vücut hareketlerimizin koordinasyonunu sağlayan kısımdır. Müzik çaldığında bu kısımdaki dopamin miktarı artış gösterir. Bunun sonucu olarak da ritme daha çok tepki veririz.
  • /webtekno/
İlginizi çekebilir