Akın: Biz Meclis’e Kürt sorununu çözmek için geliyoruz

DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın, DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, EHP Genel Başkanı Hakan Öztürk Amed’de seçim çalışmasına katıldı.

Benzer haberler

Avrupa Parlamentosu, İran Devrim Muhafızları…

Gültan Kışanak’ın kitabı toplatıldı; toplatma kararı…

Silvan ve Kayapınar’da büro açılışlarına katılan heyet coşkulu bir kitle tarafından karşılandı. Açılışta konuşan Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın, şunları söyledi:

 

Rejimi değiştirmeye ve iktidarı göndermeye geliyoruz

Sevgili kardeşlerim, direniş destanı yazan değerli halkımız, hepinizi saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum. Hun bi xêr hatin serseran serçavan hatin. Evet, Türkiye çok tarihi bir seçimle karşı karşıya. Bir zalimle karşı karşıyayız, bir diktatörlükle karşı karşıyayız. Ve bu diktatörün yıllardır yaptığı zulüm artık sona geldi. Halkımız direniş destanı yazarak bugüne geldi ve bu halkın destanı bugün her yerden görünüyor. Bu destan karşısında sadece saygıyla eğilmek gerekiyor. Ama kayyım rejimi, Saray rejimi hala baskılarına devam etmek istiyor. AKP-MHP iktidarı kendi gücüyle başaramadığını şimdi yanına yandaşlar alarak başarmak istiyor. Karanlık güçlerin temsilcileriyle bir araya geldiler. Onlar da baş edemeyecekler. 7 yıldır yürüttükleri çöktürme planlarına karşı halkımız sokaklarda. Biz rejimi değiştirmek için buradayız, geliyoruz 14 Mayıs’ta onları göndereceğiz.

Direnen bir halkı hiçbir güç yenemez

Direnen halkların onurlu mücadelesi hiçbir güç tarafından yenilemez. Bugün bunu bir kez daha görüyoruz. İşte Amed Meydanı! Amed’de ve her yerde çok net gördüğümüz şudur. Artık bir gün dahi tahammülümüz yok bunların iktidarına. Bu iktidarı göndereceğiz. Edî bese, yeter artık diyoruz.

Sizlerin direnişi sonucunda bugün herkes Kürt sorununu konuşuyor, bu sorun çözülmek zorunda

Diyarbakır’ın çok önemli şairi Ahmed Arif ne demişti bunların her türlü kötülüğüne dair. “Bunlar engereklerdir, çıyanlardır. Bunlar, ekmeğimize aşımıza göz koyanlardır,” demişti. İşte biz de onların türlü kötülüklerini görüyoruz. Ahmed Arif’in dediği gibi öğreniyoruz kötülüklerini tek tek. Ama Sevgili Başak’ın da dediği gibi, biz onların bütün kötülükleriyle baş etmesini becerdik. Bize oyun oynayanların oyununu bozduk ve Yeşil Sol Parti ile Türkiye’nin dört bir tarafını bir araya getirdik. Emekçilerin, ezilenlerin, kadınların, gençlerin, Kürtlerin, Alevilerin, Çerkeslerin, herkesin ortak temsilcisi olan Yeşil Sol Parti altında buluştuk. Bu ağaç Türkiye’de sesi olmayanların sesi, dili olmayanların dili, kimliği yok sayılanların aynı zamanda kimliği olacak ve 14 Mayıs’ta hepsinin temsilcisi olarak Meclis’te yerini alacak. Meclis şimdiye kadar, yani yüzyıllık tarihimizde yaşanmış olan bütün kötülüklerin değiştirilmesinin de yeni yüzü olacak. Bugün bütün siyasi güçlerin, bütün partilerin Kürt sorununu konuştuğunu görüyoruz. Karşımızda Kürt sorunu değil Kürt gerçekliği var. Bizler bu Kürt gerçekliğini onların başına vura vura öğreteceğiz. Şimdi bu sorunun çözülmesi gerektiğini herkes konuşuyor. Ama bunun sebebi sizlerin direnişidir. Siz kendinizle onur duyun, bu onurlu mücadelenize sahip çıkın. Yeşil Sol Parti bu onurun Meclis temsilcisi olacak. Onun için buradayız ve birlikte değiştireceğiz.

Depremde binaların altında kalan sistemin kendisidir

Evet, bu ülkede inanılmaz bir ekonomik yıkım var. Deprem sırasında gördük ki bu devlet çöktü. Çöken bu yapının altında kalan sadece halkımız değil. Bu binaların altında kalan aslında bir sistem. Tek adam sistemi bu çöküntünün altında kaldı. İnsanlar orada “Devlet nerede?” diye bağırdığında devlet yoktu. Bizim dayanışma gücümüz vardı, bizim mücadele gücümüz vardı. HDP’nin Silopi Belediyesi insanlara çorba yetiştirmeye çalışıyordu ama koca devlet yoktu. İktidarın yerel yönetimleri yoktu. Bu tek adam rejimi iflas etmiş sistemin ta kendisidir.

Saray’ın bir aylık masrafı ile 1 milyon insanın açlığı giderilebilir

Biz insanlarımızın söz ve karar merciinde olduğu, içinde olduğu bir düzen kurmak zorundayız. Başka türlü deprem karşısında bile çaresiz kalan bu devlet çözüm olamaz. Ayrıca şunu söylemek isterim. Bugün inanılmaz bir ekonomik yıkımla karşı karşıyayız. Bunun sebebi de bu rejimin kendisi. Şu anda Saray’ın bir aylık bütçesi 104 milyar. 104 milyar! Bu 104 milyarla 1 milyon insanımızın açlığı giderilebilir. Akşam sofrasına yemek konulabilir. Ama Saray ne yapıyor, her türlü zenginliği kendisine layık görüyor. Sokaktaki ekmeğin fiyatını bilmiyor. Sokaktaki domatesin, soğanın fiyatını bilmiyor, ne olduğunu bilmiyor. Çünkü onlar Saray’da bir savaş baronluğu kurdular, zenginler bir araya geldiler ve bu ülkeyi yönetmeye çalışıyorlar.

Biz olmadan, Kürt halkı olmadan Kürt sorunu çözülemez; çözüme adayız

Biz iddia ediyoruz; Kürt sorunun çözülmesi, barışın gelmesi bizde. Biz sizin gibi direnişin destanı olan insanların sözünü kurmaya adayız. Meclis’te bu sorunun çözülmesine adayız. Çözüleceğini biliyoruz, çünkü artık direnişin geldiği aşamada çözüm adresi sizsiniz. Sizsiz çözüm olmaz, biz olmadan Meclis’te çözüm olmaz. Çözüm adresi biz olduğumuza göre Meclis’te oturulacak ve Kürt halkının özgürlük talebi, dil talebi, kimlik talebi kabul edilecek. Başka yolu yok, başka bir çare de yok. Herkes bunu gördü. Kürt sorununu konuşmak ve çözmek lazım diyorlar. Yine söylüyorum; bunun sebebi sizin direnişinizden başka bir şey değil. O nedenle direnmeye devam edeceğiz ve 14 Mayıs’ta bu ülkede yeni bir yüzyılın başlamasına imza atacağız. Bütün renklerimizle birlikte, 15 Mayıs’ta halayımızla beraber yeni bir döneme başlamış olacağız. Buna inanıyoruz. O yüzden 14 Mayıs’a sağlam girelim, sandıklara sahip çıkalım. Kedi girer, fare girer, başkası girer, problem çıkar… Bunlarda oyun çok. O nedenle son dakikaya kadar mücadeleyi bırakmayalım. Hep beraber bu sandıklardan sonuç alalım ve 15 Mayıs’ta birlikte halaya duralım. İyi ki varsınız, iyi ki buradasınız. An serkeftin, an serkeftin.

 

 

İlginizi çekebilir